Nasıl yarım yamalak bir iş planından hayır gelmezse, bütünsel bakılmayan dijital pazarlama yatırımından da hayır gelmez.
Sosyal medya ekibiniz kurumsal hesaplarınızın aranınca bulunmasını dert etmiyorsa, ya da tersi, SEO uzmanınız sosyal medya platformlarını umursamıyorsa, birileri küçük düşünüyor, onları denetleyen birileri de bütüncül bakış görevini yapmıyor demektir.
Sağ kolun sol kolun ne yaptığından haberi olmadığı durumları sık yaşıyor musunuz? Parçalarını bir türlü birleştiremediğiniz bir bozyapla sık sık başbaşa kalıyor musunuz? O zaman, şirketinizin görüntüsünün bozulması, olmayacak beklentiler yaratılması veya paranın boşa akıyor olması büyük ihtimal. Bunlar yetmezmiş gibi, birileri de dijitale giden paranın hesabını vermekten bol terminoloji ve kutsal bir işle uğraşıyor pozlarıyla habire kaçmayı başarıyorsa vay halinize…
Şimdi masadaki pazarlama bozyapının en önemli dijital parçalarına bakalım. Sahip olduğunuz yayın araçları, yani mutlaka terim kullanacaksak, owned media:
Kurumsal siteniz
Web siteniz kutsal değildir. Özellikle de ana sayfanız. Ama neredeyse her şirket, bir komite kurup, üzerinde aylarca çalıştıktan sonra, ona bir heykel muamelesi yapar, yüksek bir kaideye yerleştirir. Oysa web sitesi yaşayan bir organizmadır. Pazarlama ekibinin üzerinde şablonlar geliştirdiği, A-B testleri yaptığı, metinleri akıcılık veya arama motoru için tekrar tekrar yazdırdığı, kullanıcı deneyiminde aksayan yerler var mı diye defalarca daha ince ayarıyla oynadığı bir organizma.
Web siteleri, sanırım en boşa harcanan pazarlama kanallarından biri: Siteniz, markanız için bir topluluk yaratıyor mu? Sosyal medya linkleri dışında sitenize sosyal içeriğinizi nasıl yedireceğiniz hakkında bir fikriniz var mı? Ziyaretçi trafiğindeki tıkanıklıklar nerede? SEO açısından ne durumdasınız? Anahtar beklentilerinizi karşılamıyorsa, site boşa harcanan emek ve paradır. Sorunu tespit edin ve değiştirin.
Email listeleriniz
Özellikle büyük şirketlerde, varolan veya potansiyel müşterilerle, marka çevresinde oluşturulan topluluğun email listesi küçük bir grubun tasarrufuna terkedilir. Oysa listenin büyümesine katkı sağlayacak başkaları da vardır. Gün gelir, şirketin bir departmanı bir atılım yapar, topluluğu büyütmek, haberi daha da yaymak fırsatı doğar. Ancak, liste bu küçük grup tarafından o kadar sıkı korunuyordur ki, fırsat kaçar, bütüncül bakış açısı da laf olarak kalır.
Email listeniz de kutsal değildir. Evet, listenin sorumluluğuna birileri sahiptir, ama listenin kendisi şirketin malıdır, tıpkı web sitesi gibi şirketin sahip olduğu bir yayın aracıdır.
Logonuz, marka masajınız
Markanızın logosu ve mesajı önemlidir, ama bunlar bile dokunulmaz veya tabu değildir. Üzerinde ince ayar yapılabilir, değiştirilip yaratıcı fikirlerle harmanlanlanabilir. Google’a bakın, logosunu ne kadar sık değiştiriyor, hikaye anlatmak için onu kullanıyor. Marka mesajınız için de aynı şey geçerli.
Pazarlamada herşey sorgulanabilir, hesap istenebilir. Hesap verebilirliği en yüksek mecra da dijitaldir. Terminolojik gizem perdelerine, kutsallık pozlarına kulak asmadan hesap sorup, dijitali pazarlama gemisine başarıyla bindiren yönetici, şirketini başarı denizine ulaştırır.