Quisma’nın dijital reklamcılık anlayışı: İş sonucu yoksa, para yok!

Quisma olarak, 2001’den beri pazardayız, Avrupa ve Asya’nın en yaygın ve büyük performans pazarlama ajansıyız. GroupM network’üne bağlıyız. 12 ülkede, 15 ofiste, 250’den fazla çalışanımızvar. Yaptığımız temel iş, reklamverenimizin iş hedeflerine ulaşabilmesi için dijital envanter optimizasyonu. Kampanya için belirlenen başarı göstergesine koşuyoruz ve sadece istenen hedefler gerçekleştikçe fatura kesiyoruz (hedeflere örnekler: tıklama, tam izleme, üyelik, başvuru, satın alma…).

Kendi geliştirdiğimiz teknoloji (QMP) üzerinde reklamverenimizin tüm dijital yatırımını bütünsel olarak izleme ve optimize etme yeteneğimiz var. Geniş network’ümüzde 26 sektörden 800 markaya hizmet veriyoruz ve yazılımımızda yılda 7000 kampanya yönetiyoruz. Kısaca, “iş”e yarayan dijital reklamcılığın uzmanıyız.

İstanbul ofisimiz, diğer ofislerden farklı olarak, SEM ve SEO hizmetlerini sunmuyor. Hizmet ağırlığını premium ve yüksek erişimli sitelerde tıklama ve üyelik / başvuru bazlı reklamcılıkta yoğunlaştırmış durumda.

Performans bazlı reklamcılık hizmetimiz, başta elektronik ürün ve private shopping olmak üzere, en çok e-ticaret şirketlerine çekici geliyor. Bankalar, sigorta şirketleri ve otomotiv, e-ticaretçileri izliyor. Aslında, sektörden bağımsız olarak, dijital medyada iş sonucu almak isteyen her markaya hizmet veriyoruz.

Performans pazarlamasının dayanılmaz çekiciliği:
sadece istediği sonuçlar gerçekleştikçe para ödemeyi kim istemez?

Performans Pazarlaması, reklamverenin iş hedefleri gerçekleştikçe para ödediği, yani medyanın da ajansın da ellerini taşın altına soktukları bir sistem. Özellikle dijital medyadan iş iş sonuçları alabilen markalar için çok çekici olmasının ve öteden beri kullanılmasının nedenleri malum… Ve fakat dijital pazarlamaya şimdiye dek yatırım getirisi gözlüğüyle bakmamış, “TV reklamını online videoya, gazete reklamımızı da büyük büyük haber sitelerine girelim” mantığında olan markalar da var hala. İşte yeni trend, performans bazlı reklamcılığın bu markaların belki henüz farkına bile varmadıkları dertlerine deva olması: Gösterim veya tıklama bazlı alımların kesmediği reklamveren, medya planlarında giderek daha çok doğru kitleden tıklama, download, sipariş, satış başına maliyet yaratan medya kullanımları görmek isteyecek. Medya ajansları bilinirlik yaratmak için klasik metodları kullanırken, performans bazlı planlamayla müşterileri için iş sonuçları yaratacaklar. Ve evet, TV’de görüp, internette araştırıyoruz ve satın alıyoruz.

E-ticaret için dijital reklam, sonuç odaklı olmalı ve son teknolojiyle beslenmeli

Türkiye dijital medya manzarasındaki en fazla dikkat ve yatırım çeken sektör  e-ticaret. Genç hedef kitle, hızlı ekonomik büyüme, gelişmiş altyapı ve yaygın internet, mobil ve kredi kartı kullanımı bu toprakları e-ticaret için epey verimli kılıyor. Yaygınlık arttıkça, yurtiçi e-ticaret işlemlerindeki büyüme 2007’den 2012’ye %450 büyüdü ve 17 Milyar $’a ulaştı. Hatta 2012’de yurtiçi e-ticaret harcama hacmimiz tüm sektörler küçülürken %34 arttı. E-alışverişi milletçe seviyoruz, ama buna karşılık e-ticaret sektörünün çoğunluğu  dijital reklamcılığı basit uygulamalar dışında pek sevmiyor.
Son beş yılda birbiri ardına açılan, öncüleri taklit ederek çoğalan sektör oyuncularının çoğu, nitelikten çok niceliği önemsiyorlar ve sektörde belli bir doygunluk oluşmasına karşın hala en yüksek kullanıcı sayısını kapma yarışına devam ediyorlar.

Maalesef, sektörde e-ticaretin temel başarı göstergeleriyle derinlemesine ilgilenen çok az oyuncu var. Neyse ki, Quisma, başta GroupM ajanslarının reklamveren bazı olmak üzere, tam da bu tip büyük ve analitik oyuncular için çalışma şansına sahip.

Dijital medyada reklamverenimizin iş hedeflerine şu metodlarla koşuyoruz:

  1. Yüksek erişimli tüm ad network’lerde CpC ve CpL bazlı display reklamcılık
  2. Affiliate Marketing Network’lerinin Çoklu Kampanya Yönetimi
  3. Dinamik Tekrar Hedefleme ve Reklam Kişiselleştirme
  4. Facebook Exchange üzerinden tekrar hedefleme
  5. Tüketici satın alma yolculuğu analizi
  6. Optimal dijital medya karması analizi

2013’te dijital reklamcılık trendlerinin anası: “bıg data”; ilk çocuğu: optimal medya karması

Big Data

“Big Data” tüm trendlerin anası. Kanallar arttıkça ve hedef kitle bir elinde tablet bir elinde cep telefonuyla sürekli zaman geçirdikçe, pazarlamacıların bu büyük veriyi işleyip, tüketici içgörüsü kazanmaktan başka çaresi kalmayacak. Her ne kadar adı “büyük” de olsa, “Big Data” sadece büyüklükle ilgili değil. Aynı zamanda kontrolle de ilgili. Pazarlamacılara hedef kitlenin davranışını tahmin etme lüksünü veriyor. Kullanıcının dijital davranışını hakkıyla ölçümleyip analiz etmenin sonucu da daha mutlu bir pazarlama profesyoneli ve daha mutlu bir patron.
Gelgelelim, büyük veri analizi dediğimiz karmaşık bir süreç. Pazarlamacı, teknolojiye, online veya mobildeki marka sitelerine oluşan trafiğe,  bulutta veya sunucularda biriktikçe biriken dataya uyum sağlamaya çalışırken epey zorlanacak. Bu kadar veri ile ne yapacağını bilemeyen markalara çareyi yine performans pazarlama ajansları sunacak. Bu ajanslar, tüm platform ve tüm ekranlarda tek takip sistemi sağlayarak, kullanıcının markayla iletişime geçme veya ürünü satın alma yolculuğunu analiz edecekler. Parasının karşılığını almak isteyen reklamveren, “dijitalde nereye ne kadar yatırım yapmalıyım” sorusuna cevap alacak.

Bu annenin iki çocuğu daha var ki, dijital reklamcılığın şimdisi ve geleceği, hatta onu kurtaracak çocuklar: RTB ve Video reklamcılık…

RTB

QUISMA’nın uzmanlığı olduğu için RTB’den başlayalım: Medya planlama ve satın alma sektöründe, katlanarak artan iş yükü ve teknolojik detaylardan yılmışlık, sonunda bu dertlere çare bir teknoloji doğurdu: Kampanya hedef kitlesine uygun reklam alanlarının yayın sırasında anlık teklif vererek satın alma işini makineler halletmeye başladı, yani RTB (Real Time Bidding) doğdu: Gerçek zamanlı açık artırma üsulu online reklamcılık teknolojisi.

RTB, Türkiye dijital pazarına tam olarak entegre olduğunda sektöre bazı avantajlar getirecek:

  1. Satın almacılar için hedef kitle verisiyle beslenmiş çok daha geniş bir havuzda doğru karar verebilme olanağı.
  2. Her bir görüntülenmenin maksimum değerlenme şansı, pazarın rakamsal olarak hızla büyümesi
  3. Yüksek erişimli ve kaliteli envanterin total olarak satılabilmesi.
  4. Daha niş yayıncılar için likidite, pazara daha rahat açılabilme.
  5. Reklamverenin ilgi alanlarını anlık izleyebilme sayesinde daha güçlü satış kanalı yönetimi.
  6. Yayıncılar için esnek fiyatlandırma politikası
  7. Atıl envanter için olabilecek en efektif satış metodu.

VİDEO REKLAMCILIK

Rich-medya banner reklamların interaksiyonu, yanar dönerliği,  TV reklamları gibi dikkat çekici oluşunun konuşulup durduğu dönem bitti sonunda, balon söndü. Dijital reklamcılığın esas kurtarıcısı ise online video oldu. Video reklamın sırtlayıcısı ise RTB olacak gibi görünüyor: Yazılımla satın alma platformlarında en rağbet gören ürünlerden olan video, Forrester Consulting’in reklam borsalarından SpotExchange üzerinde yaptığı 2012 tarihli araştırmaya göre, RTB platformu üzerinde satın alınan video reklam görüntülenmeleri yıldan yıla iki kat artıyor ve 2013’te aylık 100 milyar görüntülenmeye ulaşacağı öngörülüyor.

Pazarımızda özellikle dijital reklamcılıkta yeni teknoloji ve trendler “araç”tan çok “amaç” gibi görülüyor hala. Sevindirici olan, “yeni bir teknoloji çıkmış, kullanalım” mantığı internetten iş sonucu almaya odaklanmış e-ticaret dünyasında çok daha az görülüyor. Elektronik veya değil, ticaret uzmanları için, pazarlama başarısına ulaşmak, bu araçları birbiri ile entegre, anlamlı ve verimli şekilde kullanmaktan geçiyor.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.